Farkında ol geç kalma

Kanser hücrelerin kontrolsüz bir şekilde sürekli çoğalması sonucunda ortaya çıkan bir hastalıktır. Erken tanı ve etkili tedavi yapılmadığında ölümcül olan bu hastalık için toplumsal bir duyarlılık oluşturmak adına 1956 yılında Kanser Araştırma ve Savaş Kurumu’nun önerisi ile Nisan ayının ilk haftası ülkemizde Kanser Savaş Haftası olarak kabul edildi.

 

Tıp ilerliyor iken aynı hızla kanser ve diğer hastalıklarda ilerliyor. Dünya çapındaki kanser vakaları her geçen yıl artmaya devam ediyor. Ülkemizde en sık rastlanan kanserlerin başında akciğer kanseri, meme kanseri, mide-bağırsak kanserleri, prostat kanseri, rahim ağzı/rahim/yumurtalık kanserleri yer almaktadır. Tabii cinsiyetlere göre görülen kanserler de farklılaşıyor. Kanserli hastaların yaklaşık yüzde 75-85 gibi azımsanmayacak orandaki bir grubu, tanı sonrası hayatlarının bir döneminde radyoterapiye ihtiyaç duyuyor.

 

Radyasyon onkologları, kanseri iyileştirmek, kanserin büyümesini kontrol etmek veya hastalık nedenli şikayetleri hafifletmek için iyonizan radyasyonun kanseri yok edici etkisini kullanıyor. Bazen radyoterapi, bir hastanın ihtiyaç duyduğu tek tedavi şekli de olabiliyor” Kansere neden olan faktörlere değinecek olur isek ilk etapta bunlar;

 

• Genetik faktörler: Bazı insanlar, kansere yakalanma riskini artıran genlerle doğarlar.

 

• Çevresel faktörler: Sigara içmek, radyasyona maruz kalmak, asbest gibi kanserojen maddelerle temas etmek, kansere yakalanma riskini artırabilir.

 

• Yaşam tarzı faktörleri: Sağlıksız beslenme, hareketsiz yaşam, aşırı alkol tüketimi ve obezite, kansere yakalanma riskini artırabilir.

 

• Enfeksiyonlar: Bazı enfeksiyonlar, kansere yol açabilir. Örneğin, hepatit B ve hepatit C virüsleri, karaciğer kanserine yol açabilir.

 

KANSERİN BELİRTİLERİ

 

Kanserin belirtileri, kanserin türüne ve evresine göre değişebilir. Fakat, bazı genel belirtiler şunlardır:

 

• Yorgunluk

• Kilo kaybı

• İştahsızlık

• Ateş

 • Öksürük

• Nefes darlığı

• Kanlı balgam

 • Kanlı idrar

• Karın ağrısı

• Kabızlık veya ishal

• Mide bulantısı veya kusma

• Baş ağrısı

• Görme veya işitme sorunları

• Ciltte değişiklikler

• Lenf bezlerinde şişlik

 

KANSER TANISI VE TEDAVİSİ

 

Kanser tanısı, fizik muayene, kan testleri, görüntüleme yöntemleri ve biyopsi gibi yöntemlerle konulur. Kanser tedavisi, kanserin türüne, evresine ve hastanın genel sağlık durumuna göre belirlenir. Kanser tedavisinde kullanılan yöntemler arasında şunlar yer alır:

 

• Cerrahi

• Radyoterapi

• Kemoterapi

• Hedefli terapi

• İmmünoterapi

 

KANSERDEN KORUNMA YOLLARI

 

Kanserden korunmak için yapılabilecek birçok şey vardır. Bunlar arasında şunlar yer alır:

 

• Sigara içmeyin.

• Sağlıklı beslenin.

• Düzenli egzersiz yapın.

• Aşırı alkol tüketiminden kaçının.

• Obeziteyi önleyin.

• Güneşten korunun.

• Radyasyona maruz kalmaktan kaçının.

• Kanserojen maddelerle temastan kaçının.

• Düzenli olarak sağlık kontrollerinden geçin.

 

KANSERDE MORAL VE MOTİVASYON

 

Hastalıkları başlatan, ilerleten veya iyileştiren en büyük etken iyi moraldir. Yaşamımızda üzücü şeyler yaşayıp sürekli üst üste gelen kötü durumlara maruz kalabiliriz şunu bilmeliyiz ki hiçbir üzücü durum sonsuz değildir, sorunları çözmek yerine üzülüp büyütüp hayat boyu üzücü şeyleri tekrar tekrar düşünüp bizi üzen şeyleri taze tutmayalım her yaşanan olumsuzluktan sonra geçmiş geçmişte kaldı diyebilelim.

 

Bu yenilmeyip yenmenin kolay olduğu hastalığına yakalanan hastalarımız için ise iyi moral onu hastalığı yenmesi için motive edecektir. Kanserde erken teşhis tedavinin başarılı sonuçlanmasında son derece önemlidir. Zorlu tedavi sürecinde bazı durumlarda hastaların kendini enerjisiz ve güçsüz hissetmesi son derece normaldir.

 

İşte bu gibi durumlarda önemli olan hastaların kendini kansere değil, yaşamaya odaklayarak motivasyonunu artırması, anlık yaşadıklarının bir süreç olduğunu fark etmesi, geleceğe dair planlar yapmasıdır” Bizler her zaman kendimizi sevelim bedenimizi tanıyalım her hastalık belirtiler verir bunlara önem verelim kontrollerimizi aksatmayalım her şey den önce hiç bir olumsuzluğun kalıcı olmadığını moralimizin iyi ya da kötü olmasının beden sağlığımızı da doğrudan etkilediğinin bilincinde olalım.

Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.