Feridun başkanı konuşturamadım ya!

Ekim 2023’te bir kitabım yayımlandı; Erzurum Sözlü Basın Tarihi adıyla… Pandemi döneminde ve kısıtlı imkânlarla hazırlanmış bir kitap olmuştu. Erzurum basınının önemli, saygın ve farklı hikâyelere sahip gazetecileri ile yapılmış röportajlardan oluşmuştu kitap. M. Talat Uzunyaylalı, Kadir Sabuncuoğlu, Mehmet Şener, Öztürk Akkök, Ayhan Türkez, İrfan Tarakçıoğlu, Muhammet İspirli, Sevda Güneş, Salih Tekin, Tahsin Kaya, Hüseyin Bekmez yüz yüze ya da yazılı olarak kendilerine yönelttiğim soruları cevaplama nezaketinde bulunarak kitabın ortaya çıkmasına katkıda bulundular. 

 

(Kitap Deniz Yayınevi tarafından basıldı. Kitapçılarda ve internette satışa sunuldu. Kitapta röportajları bulunan bazı isimlerin ve başkalarının da okuduğunu duydum. Ama yeterince ilgi gördüğünden emin değilim. Hatta kitap için röportaj yaptığım isimlerden bazılarının da kitabı okuduğundan emin değilim! O kadar yani… Hal böyle olunca bazen kendimi şöyle sitem ederken buluyorum: ‘Erzurum gazeteciliğini/gazetecilerini konu edinen ne kadar kitap yazılmıştır ki? Bu ilgisizlik neden?’)

 

Kitabın kapsayıcı olması ve Erzurum basın tarihi açısından değer taşıması için çok çaba gösterdim pandemi şartlarına rağmen. Yukarıda adı geçen ve kitaba katkı sağlayanlardan birkaç isimle birlikte yaklaşık 10 kişinin bu süreçte ‘çektirdikleri’ belki ayrı bir kitap olacaktı; bu yazı biraz da bu zorlukları anlatmak için yazılmış oldu. 

 

Görevi insanları konuşturarak gerçekleri ortaya çıkarmak ve böylece haber üretmek olan gazeteci arkadaşlarımızın/büyüklerimizin röportaj için girişimde bulunduğum süreçte kendilerini anlatmaları, tanığı veya parçası oldukları olaylar, kişiler ve kurumlarla ilgili bilgiler aktarmaları taleplerimi zorla kabul etmeleri, kabul ettikten sonra caymaları, işi yokuşa sürmeleri, sürüncemede bırakmaları akıl alır gibi değildi. Bu durumun bir kısmının sorumluluğu bendeydi belki; ikna edemedim, güven telkin edemedim, umut vermedim vs. Ama hiç olmazsa bir kısmının sorumluluğu birkaç cümlelik hatırasını paylaşmaktan çekinen muhataplarımın oldu.

 

Neyse ki şöyle ya da böyle çalışma sonuca ulaştı; kendimi bir parçası saydığım Erzurum basınının son 40-50 yılına ait hatıraları, bilgileri, kişileri, kurumları bir kitapta bir araya gelmiş oldu. (Erzurum’da bulunduğum şu 20 yılda Erzurum Büyükşehir Belediyesi dergisinden Beyaz Şehir Palandöken dergisine, Yenigün gazetesinden Günebakış gazetesine, rahmetli Sayıl Narmanlıoğlu’nun Erzurumflash.com’undan Emrullah Bayrak’ın internet sitelerine, Kartv.net’ten şimdi yazdığım Erzurumpost.com’a kadar (Bunların içerisinde Pusula yok; Pusula’da yazım çıkmadı şimdiye kadar!) bir sürü gazete, dergi ve internet sitesinde onlarca yazı kaleme almışım. Dolayısıyla kendimi Erzurum basınının parçası saymam gayet normal!)

 

***

 

Doğu Anadolu Gazeteciler Cemiyetinin ’40 yıllık’ başkanı Feridun Fazıl Özsoy’un makamı bırakmayı kabul edişini ve Ayhan Türkez’in bu makama seçilişini duyduğumda Erzurum Sözlü Basın Tarihi kitabını yazarken yaşadığım zorlukları hatırladım bir daha. Çünkü yukarıda kitaba destek vermeyenler bahsinde sitem ettiğim isimlerden biri de Özsoy idi. Evet, bu türden bir kitaba destek verip vermemeyi düşünmek bir tarafa öncü olması, kitabın daha iyi olması için çaba göstermesi, röportaj yapılmaya değer isimlerin belirlenmesi, ikna edilmesi ve hatta kitabın basımına ortak olup destek vermesi gereken Cemiyet’in başkanı, bütün bunlar bir yana, kitaba röportaj vermedi!

 

Kendisiyle her karşılaşmamızda “Hakancığım…” şeklinde hitap edecek kadar saygın bir irtibatımız bulunan Özsoy, birkaç telefon görüşmesi, birkaç mesajlaşma ve soru teatisine rağmen sorularımı yanıtlamadı. Bir seferinde DAGC’nin merkez ofisine gitmiş, randevuya icabet etmediğini görünce aramıştım da “Hakancığım bugün Erzurumspor’un maçı varmış, başka sefer görüşelim!” demişti mesela. Bir başka görüşmede, şehir dışında olduğunu, bir seferinde şu sebeple, bir başkasında bu sebeple hep akim bırakmıştı girişimlerimi…

 

(Cem Bakırcı, Orhan Bozkurt, Turgay İpek ve daha birkaç isim de beni hayal kırıklığına uğrattı ve kitabın planladığım kapsayıcılıkta olmamasına sebep oldu. Umarım başka röportaj taleplerine duyarlı davranır, işleri kolaylaştırır veya kendileri hatıralarını yazarlar…)

 

***

 

Feridun başkan, -benim kitabıma olmasa da- Erzurum basın tarihine adını yazdırmış birisi olacak hiç şüphesiz! Kendisinin gazeteciliğine ya da makamda çok uzun süre kalmış olmasına yönelik eleştiriler dillendiriliyor sağda solda. Bu kadar uzun süre göz önünde olup da eleştirilmemek kolay değil tabii… Eleştirilerin haklılığı haksızlığı da bu yazının konusu değil. 

 

Kürsülerin adamıydı Özsoy, iyi konuşurdu; protokolü ve makamı dolduran görüntüsüyle de öne çıkardı. Bundan sonraki yaşamında sağlıklı günler dilerim kendisine. DAGC’nin yeni yönetimine de Erzurum ve bölge gazeteciliği için hayırlı işler temenni ederim.
 

Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.