Futbolda lobi oluşumu

Futbol endüstrisinin gelişimi, müthiş paraların döndüğü bu sektörde, ister istemez bazı art niyetli kişilerde bu fırsatları kendi lehlerine çevirmek için her türlü düzenbazlıklar içine girmişlerdir.

 

Bunun içinde, popüler futbolun içerisine kendilerini atmışlardır. Kimi siyasi gelecek için, kimi devlet erkanına yakın olmak için, kimi de ticari ikballerinin oluşumu için çabalamışlar ve başarılı olmuşlardır.

 

Kulüplere, kulüp bünyesindeki gençlere ne kadar zarar verdikleri onlar için önemli değil, sadece kendi menfaatleri önemli. Devlette gerekli denetimleri ve yasaları çıkarmadığı için, yanlarına kâr olarak kaldı.

Bunun içindir ki müthiş bir soygun ve sömürü düzeni devam etmektedir.

Asıl amaç kulüplerin iyi yönetimidir.

Ama aslı öğle değildir.

Bu günlerde profesyonel futbol takımımız Büyükşehir Belediye Erzurumspor ‘da ki gelişmeler her Erzurumluyu üzdüğü gibi bizleri de üzmüş ve endişelendirmiştir.

 

6 yılda 4 şampiyonluk yaşamış bir şehrin takımında garip işler olmakta. Kulübün iç bünyesinde gelişen olaylar, müsabakalardaki haksız kararlar bizlerin moralini bozmakta ve ümitsizliğe sevk etmektedir.

 

Bundan en fazlada kulübün yönetimi, taraftarı, basını, 7 yaştan 70 yaşa kadar herkes üzülmektedir.

Peki bu böyle mi devam edecek?

 

Benim özellikle vurgulamak istediğim konu; Türkiye Futbol Federasyonu’nun ‘Süper Lig’deki kulüplerinden biri olan B.B.Erzurumspor’un  federasyon nezdinde katkısının ve gücünün hiçe sayılması.

 

Hep deriz ya; sahipsiz memleket

Aslında sahip olacak olan bizleriz. Çünkü iyi günde, kötü günde biz varız. Biz seviniyor ve üzülüyoruz.

Ama müsabaka esnasında haksız çalınan düdükler, pozisyon tekrarı için VAR a gitmeyen hakemler bizleri çok üzmekte, hatta öfkelendirmektedir.

Gençler bağırıyor; sahipsiz memleket diye…

Yöneticiler gerekli açıklamaları yapıyorlar.

Basın ekran görüntülerini gözlerine soka soka sosyal medyada, yazılı, görsel medyada haykırıyor.

Erzurum’un 6 vekilinden sadece İbrahim Aydemir mecliste bu haksızlığı kabullenemediğini sinirli bir şekilde ikaz ediyor.

Yurt dışında ve şehir dışında yaşayan tanıdıklarımız telefonla arıyorlar.

  • Hocam bu da mı gol değil,
  • Evet haklısınız, doğru söylüyorsunuz, diyorum ama bir şey yapmamanın üzüntüsünü yaşıyorum.

Peki nasıl olacak, bu böyle mi devam edecek?

Etmemeli…

Eğer Lobi oluşturamazsak, güçlü ve akıllı bir faaliyette bulunamazsak şehrimizin yetiştirmiş olduğu entelektüel kişileri bu oluşumun içine katamazsak hiç kimse bizi umursamaz.

 

İstanbul, Karadeniz, Ege ve Ankara takımlarının lobi faaliyetleri dikkatle incelenirse ne demek istediğim anlaşılacaktır.

 

İç lobi çalışmaları hükümetin, yerel yönetimlerin işi ben anlamam. Benim bildiğim futbol lobisi.

 

Nasıl mı olmalı?

  1. Futbol Federasyonunun yönetim kuruluna bizden birini seçtirmeliyiz ya da bize yakın biri seçilmeli

 

  1. Kulüpler Birliğinde etkili olacak bir yönetici.  İlişkileri, diyalogu, vizyonu, entelektüel seviyesi yüksek sürekli İstanbul’da olacak birini yetkilendirmemiz lazım.

 

 

  1. Hukuk kuruluna mutlaka, Erzurum un yetiştirmiş olduğu spor hukukunda uzman birini seçtirmek lazım.

 

  1. Merkez Hakem Kuruluna, Erzurum’dan bir hakem desteklenerek, yetiştirilerek bu kurulda olmasını sağlamak lazım.

 

 

  1. Erzurumlu antrenörleri eğitip, donatıp, destekleyerek ülke futboluna ve milli takımlara yerleştirmek lazım.

 

  1. Ulusal basında etkili kişilerle diyalog kuracak birini veya ulusal basına Erzurumlu gazetecileri yerleştirmek için çalışmalar başlatmak gerekmektedir.

 

 

Bu organizasyonlar, kısa vadede ve uzun vadede yapılması elzem olan çalışmalardır.

 

Yoksa ne olur?

 

Siz ne kadar çalışırsanız çalışın,

Ne kadar iyi takım yaparsanız yapın,

 

Çok iyi futbol takımınız olsa dahi;

 

İYİ FUTBOL YETMEZ, GÜÇLÜ LOBİ ŞART!

 

Saygılarımla.

Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.