Siyaset Haber Girişi : 07 Mart 2022 10:49

İYİ Partili Cinisli: Akkuyu'nun bir Truva Atı olmaması için şimdiden uyarıyorum

İYİ Partili Cinisli: Akkuyu'nun bir Truva Atı olmaması için şimdiden uyarıyorum
Enerji darboğazındaki Türkiye'de, AKP milletvekillerinin önerisi ile TBMM'de görüşülen ve Rusya'ya bir çok ayrıcalık tanıyan 'Nükleer Düzenleme Kanun Teklifi' birçok soruyu da beraberinde getirdi.

Erzurm Post- Orhan BOZKURT'un heberi-TBMM'de konuşan İYİ Parti Erzurum Milletvekili Naci Cinisli, sorduğu çarpıcı soruların yanı sıra Rusya'ya, Erzurum üzerinden 'diyet' ödendiğini ileri sürdü. Cinisli, "Devlet adamının görevi Montrö Antlaşması'nda olduğu gibi, yüz sene sonraki meselede bile ülkenin menfaatine olacak adımları atmaktır, ileride büyük sorun olabilecek tavizler vermemektir. Akkuyu'nun bir Truva Atı olmaması için şimdiden uyarıyorum" ifadelerini kullandı.

 

Anayasa Mahkemesi tarafından daha önce iptal edilen, 'Nükleer Düzenleme Kanun Teklifi' Ukrayna-Rusya Savaşı sonrası bir yıl aranın ardından yeniden Türkiye Büyük Millet Meclisi(TBMM) gündemine getirildi.

 

TBMM Genel Kurulu'nda görüşmeleri devam eden 'Nükleer Düzenleme Kanunu Teklifi' sırasında İYİ Parti Erzurum Milletvekili Naci Cinisli, AKP milletvekillerine çarpıcı sorular yöneltti.

 

 

"KENDİ ÜLKEMİZDE RUSYA'YA BAĞIMLI HALE GELİYORUZ"

Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Bakanlığı'nın kanunlaştırmak istediği teklifle ilgili olarak Cinisli, şöyle konuştu;

 

"Birkaç gündür Nükleer Düzenleme Kanun Teklifi ve ülkemizdeki ilk nükleer güç santrali olan Akkuyu hakkında sayın milletvekillerinden çok kıymetli bilgileri dinliyoruz. Hepimizin geleceğini etkileyecek haklı uyarılara katılıyoruz. Umuyoruz ki uyarılar ve görüşler dikkate alınsın, ciddiyetle değerlendirilsin. Akkuyu Nükleer Santrali'nin kurulum maliyetinin 22 milyar dolar olacağı söyleniyor. Bu maliyetin tamamı Rus devlet kurumları tarafından karşılanıyor. Akkuyu Nükleer Santrali'nin 2026 yılında dört ünitesiyle birlikte tam kapasitede üretime geçmesi öngörülüyor. Maliyetin karşılanması amacıyla AKP iktidarı, Akkuyu Nükleer Santrali'nin 1'inci ve 2'nci ünitelerinde üretilecek elektriğin yüzde 70'ine, 3'üncü ve 4'üncü ünitelerinde üretilecek elektriğin yüzde 30'una on beş yıl boyunca satın alma garantisi verdi, üstelik üretilecek elektriğin kilovatsaatine çok fahiş bir fiyatla 12,35 dolar sent üzerinden alım garantisi verdi. Yani yapımı ve işletmesi Rus devletine ait Akkuyu Santrali'ne 40 milyar dolara yakın bir rakamın ödenmesi öngörülüyor. Kendi ülkemizde yapılan yatırımla Rusya'ya daha da bağımlı hâle geliyoruz. Bu rakamların dörtte 1'i fiyatına rüzgâr veya güneş gibi doğal kaynaklardan yenilenebilir enerjiyi elde etmemiz mümkün mü?"

 

"O LİMANIN, ASKERİ VE İSTİHBARAT AMACI İLE KULANILMAYACAĞINDAN EMİN MİSİNİZ?"

 

AKP'nin, gelmiş geçmiş en pahalı elektriği satın alma taahhüdünü Rusya'ya verdiğini belirten Cinisli, şunları söyledi:

"Akkuyu Nükleer Güç Santrali'nin ana sözleşmesi 2019 yılında değiştirildi. Değişiklikle Rus Rosatom kontrolündeki Akkuyu Nükleer Santrali'nin denizcilik, depolama, yükleme, boşaltma, taşımacılık, nakliyecilik gibi 2010 yılında sözleşme imzalanırken akla gelmeyen limancılık faaliyetlerinde bulunmasına nedense imkân tanındı. Mevcut kriz ortamında hele ki Rusya Suriye'de güney komşumuz da olmuşken Rusya'nın Doğu Akdeniz'de yerleşik olarak bulunmasının ne kadar stratejik nitelik taşıdığını hepimiz biliyoruz. Bu limanın faaliyet alanları görüştüğümüz kanun teklifinde detayıyla belirtilmiş midir? Bu limana askerî bir geminin yanaşıp yanaşamayacağıyla ilgili bir düzenleme var mı? Bu nedenle, Rusya tarafından Akdeniz'de kurulacak bir limanın nükleer santral faaliyeti için gözüküyor bile olsa askerî ve istihbarat amacı içermeyeceğinden emin olabiliyor muyuz? Bu limanda Rus gemilerinden inecek kişiler için bir gümrük olacak mı? Devlet adamının görevi Montrö Antlaşması'nda olduğu gibi, yüz sene sonraki meselede bile ülkenin menfaatine olacak adımları atmaktır, ileride büyük sorun olabilecek tavizler vermemektir. Akkuyu'nun bir Truva Atı olmaması için şimdiden uyarıyorum."

 

 

"104 YIL SONRA KANUNLA BİN HEKTARLIK ALANI RUSYA'YA MI VERİYORUZ?"
 

"Erzurum'un Aziziye Tabyalarında, Allahuekber Dağları'nda, vatan topraklarımızı Rus işgalinden kurtardıktan yüz dört sene sonra Akkuyu Nükleer Enerji Santrali'nin bulunduğu bin hektarlık alanı ve kıyı şeridini bu kanunla Rusya'ya mı veriyoruz?" diye soran İYİ Parti Erzurum Milletvekili Naci Cinisli, "Tarih boyunca 3 kez Rus işgaline uğramış bir şehrin, Erzurum'un Milletvekili olarak cevap bekliyorum. Ülkemiz, cumhuriyet tarihi boyunca Ruslarla birçok iş birliği anlaşmaları imzaladı fakat Ak Parti iktidarında ülkemiz ilk kez bu kadar fahiş zararlarla bir anlaşma yapıyor. Rahmetli devlet adamı Süleyman Demirel'in Başbakanlığı döneminde, 1967 yılında, Türkiye ile Rusya arasında Teknik ve İktisadi İşbirliği Anlaşması kabul edildi. Anlaşmayla Türkiye'de Seydişehir Alüminyum Fabrikası, İskenderun Demir ve Çelik Fabrikası ve Aliağa Rafinerisi kuruldu. Büyük devlet adamı Mustafa Kemal Atatürk döneminde, 1935'te, Sümerbank Kayseri Bez Fabrikası, 1937'de Türk tekstilinin temeli kabul edilen Nazilli Sümerbank Basma Fabrikası Ruslar tarafından kuruldu. Türkiye bütün bu Rus yatırım kredilerini tarım ürünleri ve ham maddelerle ödedi."

 

"HUKUK YOK SAYILARAK VAHŞİ BİR DÜZENLEMEYE GİDİLMESİ KABUL EDİLEMEZ"

 

Türkiye'nin, dünyanın en önemli zeytin ve zeytinyağı üreticilerinden biri olduğunu da ifade eden Cinisli, "Ülkemizde, zeytin ağaçlarının varlığının korunması ve geliştirilmesi 1939 yılından beri yasal güvence altında. Buna karşın, 1 Mart 2022 tarihinde Maden Yönetmeliği'nde yapılan değişiklikle, güzelim zeytin alanlarında madencilik faaliyetlerinde bulunulmasına müsaade edildi. Ak Parti'nin hiç ilgilenmediği, işin insani ve manevi kısmını bir tarafa bırakıyorum, kanunla düzenlenmiş bir alanın kişiye özel yönetmelikle değiştirilmesi normlar hiyerarşisine aykırıdır, laubaliliktir. Hukukun yok sayılarak vahşi bir düzenlemeye gidilmesi kabul edilemez. Binlerce yıldır topraklarımıza kök salmış, inancımızda ve kültürümüzde kutsal addedilen zeytin ağaçlarının ranta ve talana kurban edilmesi değerlerimize aykırıdır, günahtır" dedi.

 

Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.