Ne yazık ki ülkemizde en kârlı iş din ticareti ve altı boş şovlar, sıfır sermaye çok kazanç. Taşra siyaseti Türkiye’nin her ili ve ilçesinde virüs gibi yayılmış ve etkisi altına almış durumda. Dini reklam haline getirmiş, yalnız iken küfür, insanları görünce Allah diyenlerin çoğunluğunun, oluşturduğu bir platform olmuş durumda.
Ülkemizde çok başarılı, verimli, çalışkan, dürüst siyasetçiler de var bunları tenzih ederek söylüyorum. Zihinleri taşra olanlar, dar görüşlü olurlar, kendilerinden farklı düşünen kişilere, menfaatlerine yaramayan bireylere, kendilerine benzemeyen herkesi tehdit olarak görürler. Dini başörtüsünde arama durumuna karşıyım şöyle ki; Namaz, tesettür Allah’ın kullarına emri ve farzıdır. Bu Allah ile kul arasındadır, taşra siyasetinde ise insanlar öyle olmadıkları halde birilerine yaranmak, kandırmak, toplumu etkilemek ve şov yapmak için dini kullanıyorlar. Amaç belli bir noktaya kadar insanları, dini değerler üzerinden kandırmak, istedikleri konuma gelmek, gelince de insanlara tepeden bakmak.
İnsanların inançları dışında toplumdaki eylemleri, vatanına, milletine, insanlara olan fayda ve zararları önemlidir. Din üzerinden insanları kandırmayı cahilce buluyorum insanlara verecek bir başarısı, çalışması olmayan bir şeyler de yapamayacağını bilen kişiler, insanları dini değerler üzerinden kandırmaya çalışır, üstelik bu değerlere sahip değil iken.
Samimiyetsiz, egolu, kibirli, sadece kendi geleceği için şov yapan, kendisine benzemeyen herkesi kötü ilan eden içi boş taşra siyaseti yapanların dünyası. Herkes birilerine yaranma derdinde birileri hep ötekilerin, diz altı seviyesine inmiş durumda, benim bildiğim secde yalnız Allah’adır. Her ilde ilçede beklenilenin aksine farklı partilerden kazanan adaylar oldu, bu çok olağan bir durumdur.
Sırf kendilerinden olmayan farklı partiler milletin tercihi neticesinde kazandı diye o beldelere ve başkanlara gerekli ödeneği vermemek, yapacağı projelere engel olmak kazananı değil onu seçen tüm halkı cezalandırmak olur. Bu da taşra siyasetine bir örnek mesela. Halkı bu şekilde hizmet edilmesini engelleyerek cezalandırmak asla doğru bir yol değildir.
Fakat 2024 yılı itibari ile ülke olarak bir nebze gördük ki taşra siyaseti silinmeye başlandı. İsteğimiz temiz siyaset, modern siyaset, hizmet, çalışmak, üretmek ve fayda sağlamaktır.
Ülkemizi milletimizi en iyi yerlere taşımak durmadan ilerlemek yarınlarımız içindir. Bugünü kötü olanın yarını iyi bekleyemez, soframızda hangi yemeği görmek istiyor isek tencereye onu koymamız gerekir. Bundan sonrası için silinmeye başlayan taşra siyaseti olgunun, izlerinin de yok olmasını temenni ederim.