Türkiye’deki sığınmacı ve mülteci sorunu 2011 yılında Suriye İç Savaşı'nın başlaması neticesinde Türkiye'ye savaştan kaçan ilk mülteciler giriş yapmaya başladı. 252 kişilik ilk mülteci kafilesi ülkeye 29 Nisan 2011'de Hatay, Reyhanlı'da yer alan Cilvegözü sınır kapısından giriş yaptıkları andan itibaren yük olmaya başladılar.
Ocak 2024 itibarıyla Türkiye'de "geçici koruma" statüsündeki Suriyeli sayısı resmi rakamlara göre yaklaşık 3 milyon 200 bin kişi olup bu durum Türkiye'yi dünyada en çok mülteciye ev sahipliği yapan ülke yaptı 81 ilin her yerindeler belki çoğu kayıt dışı olan sığınmacılar. Kültürel kalıtım kalitesiz göç almak ve sığınmacılar ile zedelenir yozlaşır.
Suriye'de savaşmayıp kendi topraklarını bırakıp kaçmış bir topluluk, Türkiye'de en ufak sorun halinde buraya darbe vuracak ve kaçacak ilk kişilerdir. Ülkemize gelenler bizlere veya Türkiye'ye yük olmak, zarar vermek, üremek, suç işlemek, dilenmek, sosyal medyada izlediğim bazı haberlere göre toplu taşıma aracında yolcular ile kavga edip şerefsiz Türkler diye bağıran kişi, ülkesini bırakıp kaçmış burada asalak gibi yaşayıp, çocuğunu dünyaya getiren onla da dilenen kadın sığınmacı söylüyor bunu.
Kendi vatandaşımız yoksulluk ile mücadele ederken, ekonomi paketleri hazırlayıp açlıktan intihar eden vatandaşlarımızdan kısıtlama yapar iken, onlara aylık ödeme yapılıyor bizlerden daha iyi şartlarda yaşıyorlar.
Son dönemlerde çoğu ilde artan dilenciler görüyoruz hepsi Suriyeli, bize külfetten başka bir şey değiller biz güçlü milletiz kimseye yaranma mecburiyetimiz ve bedava dağıtacak paramız yok. Vatan, toprak, bayrak bilmeyen bir topluluğu beslemek ilerisi için bize silah olarak geri dönebilir. Son günlerde insanlar geçim sıkıntısından intihar etmeye başladı, sağlığa zararlı olan şeyleri kullanmaya başladılar, bizim geleceğe yatırımımız faydası olmayan, zararı olan asalak bir toplumu besleyip ihya etmek mi?
Ülkemizde sığınmacı ve mülteciler inanılmaz hızla artıyor çoğu Türk vatandaşlığına geçti ve şundan eminim ki ileride kendi partilerini de kuracaklar burada. Yeterince ülkemiz besledi artık gitme zamanları geldi. Ekonomiden, kısıtlamalardan bir takım öneri ve alınan kararlardan söz edildi, asıl ekonomiyi rahatlatacak şu an iki şey var e devletten dolayı şehir merkezlerinde asla işimizin olmadığı bedava maaş alan, yatan muhtarların kaldırılması ve ülkedeki sığınmacıların gönderilmesi.
Ülkemize kaliteli, meslek sahibi buraya faydası olacak parası olanlar gelsin. İleride ne gibi hainlikler ile karşılaşacağımızı anlamak çok güç değil, nitekim son günlerde sığınmacı ve mülteciler tekrarlı suç işleyip bu ülkenin öz evlatlarının rızkını yiyorlar, bunların ivedi geri almaksızın gönderilmesi gerekiyor. Gönderelim ekonomide kurtulsun, bizde kurtulalım.
Kıymetli yorumlarınız için teşekkürler kaleminize yüreğinize sağlık